Tüm Zamanların En İyi Pedagoğundan: Çocuk Gelişiminin 10 Altın Kuralı


*Çocuğunuza  zorla yardım etmeye çalışmayın; ama yardıma ihtiyaçları olduğunda yardımcı olmaktan mutluluk duyun.

Bright Side sitesinden çeviridir.



Tüm Zamanların En İyi Pedagoğundan Çocuk Gelişiminin 10 Altın Kuralı

1900'lü yılların başında yaşamış olan, çocuk eğitimi çalışmaları ve yazdığı eserlerle tanınan Anton Makarenko, yalnızca Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin değil, tüm dünyanın en iyi eğitimcilerinden birisidir. Maria Montessori ve Anton Makarenko, UNESCO tarafından modern eğitimin temellerini atan iki pedagog olarak tanınmışlardır.
Makarenko, yaşadığı dönemin mucitlerindendi; günümüzde son derece iyi bilinen şeyleri keşfetti. Örneğin, dünya genelinde öğretmenlerin sevgiyi eğitim açısından gereksiz gördüğünden fakat bunun ne derece önemli olduğundan bahsetti. Makarenko, mutlu bir birey yetiştirmenin sevgi olmadan imkânsız olduğundan emindi.

Brightside size bu büyük pedagogun, psikologun ve yazarın en önemli fikirlerini derledi:

1. Çocuğunuzu eğitmenin en önemli parçası, sizin kendi davranışlarınızdır: Çocuğunuzu yalnızca onunla konuşurken, ona öğretirken ya da bir şeyler yapmasını söylerken eğittiğinizi asla düşünmeyin. Çocuğunuzun yetişmesine hayatınızın her anında yardımcı oluyorsunuz – evde olmadığınızda bile. Giyinişiniz ya da insanlarla konuşma şekliniz, mutluluğu ya da üzüntüyü gösterişiniz, arkadaşlarınıza ya da düşmanlarınıza davranış şekliniz, gülüşünüz ya da gazete okuyuşunuz; tüm bunlar bir çocuğun yetişmesinde önemlidir. Ruh halinizdeki en küçük farklılığı fark ederler. Düşüncelerinizdeki her bir değişimi yakalarlar – siz farkında olmasanız da.

2. Eğitim yönteminiz açık, gerçekçi ve ciddi bir tonda olmalı: Bu üç özellik, hayatın gerçekliği için vazgeçilmezdir. Ciddiyet, üzgün olduğunuz anlamına gelmez. Hakiki olun, ruh halinizin an ile ve ailenizde yaşananların gerçekliği ile eşleşmesini sağlayın.

3. Her ebeveynin, çocuğunda tam olarak ne görmek istediğini bilmesi gerekiyor: Bir ebeveyn olarak, kendi arzularınız konusunda net olun. Etraflıca düşünün; nihayetinde kendi hatalarınızı görebileceksiniz. Bunun cesaretinizi kırmasına izin vermeyin; önünüzde takip edebileceğiniz birçok doğru yol var.

4. Çocuğunuzu iyi tanımanız gerekiyor, Nerede? Kiminle Ne Yapıyor?: Elbette ki çocuğunuza mümkün olduğunca özgürlük tanımalısınız. Çocuğunun yalnızca sizinkilere değil, farklı bakış açılarına da maruz kalması gerekiyor. Çocuğunuzun insanlardaki ve olaylardaki iyiyi ve kötüyü tanıyabilmesine yardımcı olmanız gerek. Ve bu doğal süreç, korunaklı bir bölgede oluşamaz.

5. Eğitimin anahtarı, organize olmak: Eğitim, küçük hataları affetmez. Eğitim, olayların ilgisizlikle ele alınmasını da kaldıramaz. İyi bir organizasyon, her bir detayın kontrol altında alınabilmesini sağlar. Küçük detaylar, hayatın her anında, her gününde, her saatindedir; hayatı tamamlayan bu küçük detaylardır. Eğitim, bol miktarda zamandan çok, zamanın akıllıca kullanılmasını gerektirir.

6. Zorla yardım etmeye çalışmayın; ama yardıma ihtiyaçları olduğunda yardımcı olmaktan mutluluk duyun: Ebeveynden gelen yardım, zorla, sıkıcı ya da sinir bozucu olmamalıdır. Bazen çocuğunuzun biraz zorlanması gerekir; zorlukların üstesinden gelmeyi ve daha karmaşık sorunları kendi kendine çözmeyi öğrenebilmeleri için. Daima çocuğunuzun nasıl çalıştığını görmeyi deneyin. Asla tamamen kaybolmuş, kafası karışmış, çaresiz bir durumda kalmalarına izin vermeyin. Bazen çocuğunuz, sizin dikkatinizi görmeye ihtiyaç duyar; ancak daha da önemlisi ona duyduğunuz güveni.


 


7. Yaptıklarının sonucunda onu asla ödüllendirmeyin, cezalandırmayın: Söz konusu iş yapmak olduğunda bir takdir ya da ceza sistemi uygulamak göründüğü kadar yararlı değildir. Çocuğunuzu mutlu eden şey, bir soruna sahip olmak ve bunu kendi kendine çözebilmek olmalıdır. Maharetine, becerikliliğine ve kullandığı yöntemlere dair onayınız, verebileceğiniz en iyi ödüldür. Ancak övgüyü aşırı kullanmamaya dikkat etmek gerekiyor. Çocuğunuzu arkadaşlarının önünde övmemelisiniz. Dahası, başka insanların yanında cezadan ya da kötü yapılan bir işten bahsetmemelisiniz. Söz konusu olan ana konu, işin tamamlanması ve elinden gelenin en iyisini yapmış olması.

8. Bir çocuk, kendi değerini bilmeden başkalarını sevmeyi öğrenemez: Sevmek, sevgiyi tanımak ve mutlu olmak; tüm bunlar için önce, kendinize saygı duymanız ve öz-değerinizi bilmeniz gerekir.

9. Asla kendinizi çocuğunuz için feda etmeyin: Ebeveynlerin sıklıkla şikâyet ettiklerini duyarız. “Çocuklarımıza her şeyimizi veriyoruz. Kendi mutluluğumuz da dâhil olmak üzere her şeyimizi feda ediyoruz.” Bu, bir çocuğa yapılabilecek en kötü şey, berbat bir miras. Çocuğunuzu zehirlemekse amacınız, ona kendi mutluluğunuzdan bir damla sunabilirsiniz. İşe yarayacaktır.

10. Çocuğa nasıl mutlu olunabileceği öğretilemez ama mutlu olmasını sağlayacak yollar öğretilebilir: Büyük pedagogdan harika bir alıntı: “Sevgi, en müthiştir duygudur; harikalar yaratır, yeni insanlar ve en büyük insani değerleri yaratır.”


Yorumlar